Bir annenin adalet arayışı!

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Mehmet Uğur Çakıl/ÖZEL HABER

Diyarbakır’ın Kayapınar İlçesinde 2014 yılında amcası ve kuzenleri tarafından çıkan arazi tartışmasında yaşamını yitiren Erdal Polat davasında 8 yıl sonra 4 sanıktan biri hakkında yakalama kararı çıktı. Yıllardır adalet mücadelesini sürdüren Polat Ailesi, yıllardır süren davada çıkan kararla adaletin yerini bulmadığını ifade etti.

Erdal Polat’ın annesi Mehdiye Polat

“DİĞER ÜÇ KİŞİNİN DE CEZA ALMASINI İSTİYORUM”

Karara sevinmesine rağmen kararın yeterli olmadığını dile getiren Anne Polat, “Karara sevindim ama yeterli değil. Yargıtay kararı öncesindeki duruşmalarda o zaman ki mahkeme heyeti bizi dikkate bile almıyordu, yargılama sürecinde yeterli araştırma yapılmadı o zaman ki heyet bizleri doğru düzgün dinlemiyordu. Yargıtay kararı sonrası heyet değişti. İlk defa sözümüz kesilmeden empati ile mahkeme başkanı ve heyeti bizi adil bir şekilde dinledi. Ben kalan üç kişinin de ceza almasını istiyorum. Çünkü Tüm olaylar benim gözümün önünde oldu. Olay günü 4 kişinin de elinde silah vardı. Olay anında bana da silah doğrulttular. Araya girenler bana da ateş etmelerini engelledi. Olaydan sonra hastalandım. Parkinson hastalığına yakalandım. Oğlumun sesi hala kulaklarımda yankılanıyor. Oğlum gözlerimin önünden gitmiyor” İfadelerini kullandı.

Erdal Polat’ın kardeşi Gökhan Polat

“ADALET ARAMAKTAN BIKTIK”

Duruşma sonrası dava sürecini ve yaşadıklarını anlatan Erdal Polat’ın kardeşi Gökhan Polat, Ağabeyinin amcası ve 3 kuzeni tarafından çapraz ateşe alınarak öldürülmesine rağmen tek bir sanık hakkında yakalama kararının çıkmasını kabul edilemez olduğunu ifade etti. Polat, mevcut kamera kayıtlarında 3 kişinin de elinde silah görülmesine ve tanık beyanlarında da geçmesine rağmen olayın üstünün savcılık araştırmasın da ve o zamanki mahkeme aşamasın da örtülmeye çalışıldığını söyledi. Polat, dava sürecinde sanıkların tek tek bırakıldığını belirterek planlayarak tasarlanarak yapılan silahlı saldırının sistematik bir şekilde kaza denilerek o kılıfa sokularak sanıkların cezasız bırakılma yoluna gidildi” dedi.

“HAKLIYDIK AMA SESİMİZİ DUYURAMADIK”

Davada adil bir yargılama olmadığına dikkat çeken Polat, sözlerini şöyle sürdürdü; “Olaydan sonra kardeşim, sanıkların kullandığı savcılıkça tespit edilen sosyal medya hesaplarından sanık tarafından ölümle tehdit edildi. Ağabeyimi bilerek öldürdüklerine dair sosyal medya üzerinden mesajlar atıldı. Tüm Bunlar o zamanki mahkemede hiçbir şekilde dikkate alınmadı. Biz ise adalete güvenerek adaletin tecelli edeceğini düşünmüştük. Annemin gözü önünde oğlu öldürülüyor. Bu olayın ardından annem Parkinson hastalığına yakalandı. Gün olmuyor ki o acıyı dile getirip göz yaşı dökmesin. Bir anne ve bu anneyi her gün gören evlatları için bu ne büyük bir acıdır. Adaletin tecelli etmesi için elimizden gelen her şeyi yaptık. Haklıydık ama sesimizi duyuramadık. 8 yıl boyunca her gün aynı acıyı yaşamaktan yorulduk. Mahkeme salonlarında adalet aramaktan bıktık, usandık. Bu ülkede bir yerlerde adil bir yargılama var inanıyorum, ama benim ağabeyimin o zaman görülen davasında adil bir yargılama olmadı” dedi. Ağabeyimin cinayeti üzerine şatafatlı bir masa kuruldu. Çıkarı olan herkes bu masaya oturdu, yedi, içti, güldü, eğlendi ve anlaştı. Günün sonunda biri hesabı ödedi, diğerleri bölüştü. Yargıtay serbest bırakılan 4 sanıktan biri hakkında verilen beraat kararını bozarak yeniden yargılama yolunu açmasıyla bir nebze de olsa kendilerini teselli ettiğini ve adalet ümitlerinin yeniden yeşerdiğini belirten Polat, serbest bırakılan diğer 3 şüphelinin de yeniden yargılanmasıyla yeterli ve adil bir araştırma ile adaletin yerini bulacağını söyledi. Sunulan delillere ve talebimize istinaden yüce heyetin esasa girerek yeterli araştırmayı yapması halinde işin tüm ayrıntıları ile olayın aydınlanıp adaletin geçte olsa tecelli edeceğine inanıyoruz.”

Dava avukatı Seda Toğrul Demirtaş

“ÇOK NET TASARLANMIŞ BİR CİNAYET”

Dava avukatı Seda Toğrul Demirtaş, Yargıtay’ın beraat kararını bozmasının dava süreci açısından önemli olduğunu fakat sanık B.P.’nin tasarlayarak adam öldürme suçundan cezalandırılması gerektiğini söyledi. Demirtaş, “ Müvekkilimin gözü önünde 8 yıl önce oğlu öldürüldü. Önce haksız tahrik verdiler, Sonra istinaftan meşru müdafaanın tartışılması yönünde bozma verildi ve meşru müdafaadan beraat verildi. Bu kararın bir yerden döneceğine inandık. Buna rağmen tasarlamadan değil de olası kasıtla adam öldürmeden ceza verilmesine ilişkin Yargıtay in bozma ilamı var. Bu kararın bozulacağı kanaatindeyiz. En azından Yargıtay’dan bu hatalı kararın dönmesi de önemli bir karar. Bu karar kısmen de olsa vicdanımızı rahatlattı. Çok net tasarlanmış bir cinayet. Tasarlayarak adam öldürmeden ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alması lazım” “heyetin iddia ve sunulan delillere istinaden esasa girmesi halinde adalet yeniden ve tam tecelli edecektir.” dedi.

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
Bir annenin adalet arayışı!

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir